Medikal Estetik de Trendler; Fokuslu Ultrasound İle Yüz Germe

Merhaba size bu sayıda yeni ve çok önemli bir teknolojiden bahsetmek istiyorum; FOKUSLU ULTRASOUND İLE YÜZ GERME TEDAVİSİ.

Her ne kadar hala yer çekimine karşı uygulanan yöntemlerde ameliyat ile yüz germenin bilinirliği daha çok olsa ve  önceliğini korusa da, artık pek çok hastam yüz ovalinin gerilmesi  işlemlerinde cerrahi yöntemlerin yerini tutacak basit uygulamaları  istiyor.İşte bu yüzden ; Cerrahi müdahale gerektirmeyen medikal uygulamalar her geçen gün daha popüler oluyor. Etkisini kısa sürede görebileceğiniz, yüzdeki derin kırışıklıkları yok etmekte en etkili yöntemlerden, hyalüronik asitten faydalanmaya devam ediyoruz. Ancak medikal estetik dünyasındaki yeni teknolojik yöntemlere de kayıtsız kalmak imkansız.Bu yöntemlerden en fazla öne çıkanlarından biri de ; fokuslu ultrasound.

Cilt yaş aldıkça gevşer ve sarkar ancak bu gevşeme sadece bir katmanda olmaz. 35 yaş sonrası İlk belirtileri ciltte fark ederiz ; bunlar ince kışıklıklar ve mimik hatlarıdır.İlerleyen yıllarda cildin altındaki bağ dokusunda da gevşeme ortaya çıkar ve bu gevşeme yüz ovalinin de biraz bozulmasına neden olurç45  yaş sonrası ise en derindeki katmanlar sıkılığını yitirir ve yüz ovali şekil değiştirir gevşer ve üçgenliği bozulur.

Hastalarım bilir, Ben yıllardır Somon DNAsı ile Mezolifting  yönteminin en sıkı uygulayıcılarından biriyim. Mezolift cildi gerer, sıkılaştırır ve parlatır. Yani ilk gevşeyen en üst tabakaya etki eder.

İkinci katman olan; cilt ve cilt altı bağ dokusunun gevşemesi için en sık kullandığımız uygulamanın başında ise; radyofrekans teknolojileri geliyor. Daha önceki yazılarda size bu iki katmandan ve tedavilerinden bahsettim bu sayıda daha derinlere iniyoruz ve yüzü gerip kaldırarak çeneye yeniden üçgen hatlarını veren işlemden bahsetmek istiyorum.

Fokuslu Ultrasound  ile; cildin yüzeyini etkilemeden cildin astar tabakası dediğimiz en derindeki taşıyıcı tabakasına odaklı ses dalgaları ile hasar verilir ve burda  ortaya çıkan hasar kendini iyileştirme sürecinde cildi gerer ve yukarı kaldırır. Hasta açısından en avantajlı kısımlardan biri de budur işlem sonrasında ciltte gözle görülen hiçbir kızarıklık ve olumsuz değişiklik olmaz. Hemen işimize dönebiliriz, makyaj yapabiliriz ve banyo alabiliriz. Ancak bunun yanında  işlemden hemen  sonrasında gözle görülür biçimde çene hattı keskinleşir , yüz ovali daralarak sıkılaşır. Dudak –burun çizgileri açılır. Ama bu sadece başlangıçtır. Yüzün bir bütün olarak yukarı kalkma süreci 3 ay daha devam eder. Yüz en iyi halini 3 ay sonra hatta  6 ay sonra alır ve işlem en az 1 yıl dan önce tekrar edilmez. Tedavide ,ancak ameliyat sırasında ulaşılabilinen  derin dokulara kadar inen odaklı ses dalgaları ile noktasal hasar yaratılır ve bu tedavinin en büyük özelliği tek bir seansın yeterli olmasıdır ancak çok ileri yaş vakada yapılmış ve yeterli bir düzeye gelinmemişse 6 ay veya 1 sene sonra tekrar edilmesi gerekebilir.

Ultraskin, tek seans uygulanır ve yüzdeki değişim çok nettir. Fokuslu Ultrasound u özellikle yüz ovali bozulmuş, gıdısı olan ve kalın derili yani yuvarlak yüzlü olan hastalara yapmayı tercih ediyoruz. Çünkü ses dalgaları ile cilt atındaki yağı azaltıp tek seans da gıdıyı toparlayabiliyoruz. Ayrıca yuvarlak yüzlerde daha ince bir yüz yapısı elde ediyoruz ki bu da bize doğallığı bozmadan gençleşme imkanı sunuyor.

 

Tek seans ultraskin sonrası neler değişir?

Yanaklar daralır, küçülür ve yukarı kalkar. Kaşlar yukarı kalkar. Çene hattı belirginleşir ve gevşeyen dörtgen olan çene tekrar üçgen hale gelir.Dudak burun hattındaki çizgi azalır. Yüz daha fresh , genç görünür. Cilt kollojeninin  yapımı arttığı için cildin parlaklığı ve gençliği artar.

Seans sadece 40-50 dk sürer. Ağrı yada acı hissedilmez. Hissedilen biraz ısıdır.